Başbakan Şehbaz Şerif, Dünya Bankası’nın nakit sıkıntısı çeken Pakistan’a önümüzdeki on yıl içinde özel sektörünü desteklemek ve iklim değişikliğine karşı dayanıklılığını artırmak amacıyla 20 milyar dolar kredi vermeyi planladığını söyledi. AFP haberine göre Pakistan, küresel ekonomik durgunluğun yarattığı şokun siyasi krizle birleşmesi ve ülkenin borç yükünün son seviyelere ulaşması sonucu 2023 yılında iflasın eşiğine geldi. Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) alınan 7 milyar dolarlık kurtarma paketiyle kurtarılan ülke, enflasyonun düşmesi ve döviz rezervlerinin artmasıyla bir miktar toparlanma yaşadı. Şerif, Dünya Bankası fonunun çocuk beslenmesi, kaliteli eğitim, temiz enerji, iklim dayanıklılığı, kapsayıcı kalkınma ve özel yatırım için kullanılacağını söyledi. Çarşamba günü sosyal medya platformu X’te yaptığı açıklamada, anlaşmanın Dünya Bankası’nın Pakistan’ın ekonomik dayanıklılığına ve potansiyeline olan güvenini yansıttığını söyledi. Pakistan, onlarca yıldır kronik olarak düşük vergi matrahı ve yıllık gelirinin yarısını yutan devasa dış borçlarla boğuşuyor. IMF ile yapılan anlaşma (Pakistan’ın 1958’den bu yana 24. anlaşması) ülkenin gelir vergisi gelirlerini artırması ve halkın elektrik sübvansiyonlarını keserek verimsiz sektörün maliyetlerini düşürmesi gibi sert koşullar içeriyordu. Dünya Bankası, 20 milyar dolarlık yeni planın 2026 mali yılında başlayıp 2035’e kadar süreceğini söyledi. Dünya Bankası tarafından yayımlanan planın özetinde, Hükümetin mali, enerji ve iş ortamı reformlarından oluşan iddialı bir program başlatmasıyla ekonomi son krizden kurtuluyor denildi. Ancak, geçmişteki dur-kalk reform sicilinin hükümetin güvenilirliğini zedelediği ve bunun da yeni yatırımların yavaş gerçekleşebileceği anlamına geldiği uyarısında da bulunuldu. Dünya Bankası bu nedenle sürdürülebilir kalkınma açısından kritik öneme sahip ve etki yaratması için zaman ve süreklilik gerektiren alanlara daha seçici, istikrarlı ve daha büyük yatırımlar yapmayı planladığını belirtti. Dünya Bankası Pakistan Direktörü Najy Benhassine, yaptığı açıklamada, anlaşmanın ülkenin karşı karşıya olduğu en akut kalkınma zorluklarından bazılarını ele alacak uzun vadeli bir dayanak teşkil ettiğini söyledi.
